ZRZ Hukuk ve Danışmanlık Bürosu’nun kurucularından Avukat Zümbül Nur Ezikoğlu, özellikle firmaların yasal süreçler ve düzenlemelerle ilgili olarak kendilerine başvurduğunu belirtti, sağlıklı bir toplum için her vatandaşın kadın ve çocuk hakları konusunda bilgi sahibi olmasının önemine dikkat çekti.
Zümbül Nur Ezikoğlu, Reyhan Aydemir ve Zeynep Satılmış tarafından kurulan ZRZ Hukuk ve Danışmanlık, sunduğu hizmetlerle hem kurumlara hem de bireylere yardımcı oluyor. Zorlu hukuk arenasına çıkan üç kadın, hemcinslerine, “Kendi sınırlarımızı genişletmek konusunda kararlı olmamız gerek” mesajı verdi. Çocuk haklarının önemine de değinen başarılı avukatlar, “Her vatandaş bu konuda bilinçli olursa, geleceğin sağlıklı toplumunu yaratmak mümkün” ifadelerini kullandı.
Bize biraz ZRZ Hukuk & Danışmanlık’tan bahseder misiniz?
ZRZ Hukuk ve Danışmanlık üç ortakla İzmir’de kuruldu. Ekip çalışmasının hızla değişen dünyada yenilikleri takip etmek açısından sağladığı avantajların farkındalığıyla, Avukat Reyhan Aydemir ve Avukat Zeynep Satılmış ile birlikte yola çıktık. Mottomuz da; en kısa sürede en doğru sonuca ulaştıracak yolu tespit etmek.
Hukukun hangi alanlarında hizmet veriyorsunuz, uzmanlaştığınız bir alan var mı?
Hukukun her alanında müvekkillerimizin taleplerini karşılıyoruz. Gündemde olan Kişisel Verilerin Korunması Hakkında Kanun’un getirmiş olduğu düzenlemelerle ilgili hizmet vermek üzere ayrı bir ekimiz var. Müvekkillerimizin bu konulardaki eksiklerini görüp süreci yaptırımlarla karşılaşmadan ve doğru şekilde yönetmelerini sağlayabilmek için, bu alanda faaliyet gösteren hukukçulardan bir danışma ekibi oluşturduk.
Kadın avukatlar olarak mesleğinizde hiç olumsuzluk yaşıyor musunuz?
Meslekte zorluk yaşıyoruz ama bunun doğrudan kadın olmakla alakalı olduğunu düşünmüyorum. “Ben kadınım bu işi yaparken önüme ne engeller çıkar” demedikten sonra cinsiyet faktörü önemsizleşiyor. Kadınlar olarak öncelikle, kendi sınırlarımızı genişletmek konusunda kararlı olmamız gerektiğini düşünüyorum.
Bireysel danışanlara mı ağırlık veriyorsunuz yoksa kurumsal danışanlarınız mı çoğunlukta?
Bir oranlama yapmak gerekirse kurumsal müvekkillerimizin sayısının daha çok olduğunu söyleyebilirim. Bireysel müvekkillerimiz de bir o kadar fazla.
Firmaların yaptırımlarla karşı karşıya kalmamak için mutlaka hukuk danışmanlığı hizmeti alması gerektiğini ifada eden Ezikoğlu, kişisel verilerin korunması konusunda ayrı bir uzman kadroları olduğunu belirtti.
Hukuksal problemler yaşamamaları için yöneticilerin en çok neye dikkat etmesi lazım?
Bizce yöneticilerin yaptırımlarla karşı karşıya kalmamak için bir hukuk danışmanıyla çalışmaları şart. Bu sayede hiçbir firma “Ben hukuki düzenlemelerden etkilenmiyorum” diyemeyecektir. Her zaman yeni düzenlemeler takip edilmeli ve düzenlemelere uyum süreçleri iyi yönetilmeli. Aksi halde olumsuzluk yaşamak kaçınılmaz. Örneğin hukuk gündemini yakından takip etmeyen ve hukuk danışmanıyla çalışmayan ve şu an gündemi oldukça meşgul eden VERBİS’e kayıt yükümlülüğünden haberdar olmayan bir şirketi düşünün. Bu yükümlülüğün ihlali halinde firmanın karşılaşacağı idari yaptırım, 36.053,00-1.802,636,00 lira arasında değişiyor. Birçok firma için ciddi zararlara sebep olabilecek meblağlardan söz ediyoruz. Bir de 6698 sayılı KVKK’nın veri sorumlusu olarak nitelendirdiğimiz firmalara yüklemiş olduğu tek sorumluluk VERBİS’e kayıt değil. Buna benzer birden fazla yükümlülük mevcut. Her birinin ihlali de farklı yaptırımlara sebep olabiliyor. Firmanın bu gelişmeleri takip edebilmesi ve bunlara uyum sağlayabilmesi ise ancak hukuk danışmanına sahip olmasıyla mümkün olabilir.
Sizce herkes hangi asgari hukuk bilgisine sahip olmalıdır?
Günlük deneyimlerimizden ve konunun öneminden dolayı her vatandaşın kadın ve çocuk hakları konusunda bilgi sahibi olması gerektiğini düşünüyorum. Özellikle çocuklar konusunda toplum olarak hassasiyete ve bilince sahip olmamız gerektiğini düşünüyorum. Belki klişe gelecek ama bugünün çocukları yarının büyükleri olacak. Çocukların sağlıklı bir gelişim süreci geçirmeleri yetişkin bireyler olduklarında çevrelerine faydalı olmalarını sağlayacaktır. Ne yazık ki çocukluk travmaları yahut çocuklukta örnek alınan davranışlar veya alışkanlıklar unutulmuyor. Belki farkında olamıyoruz ama bugün ne yapıyorsak bunun temelinde yaşanmışlıklar bulunuyor. Bu anlamda çocukların gerek sağlık gerek eğitim ve daha birçok konuda sağlıklı büyümeleri önemli. Bir suçla karşı karşıya kalmış çocuğun korunması ve gerekirse tedavisi, kanunun bu konuda tanımış olduğu imkanlarla mümkün. Tarafı olduğumuz uluslararası sözleşmelerde, Çocuk Koruma Kanunu’nda ve ilgili mevzuatta bir suçun mağduru olan çocuğun hangi imkanlardan yararlanabileceği belirtiliyor. Farklı farklı koruyucu ve destekleyici tedbir var. Barınma tedbiri, eğitim tedbiri, sağlık tedbiri vb. Bilinçlenmemiz ve bu haklarımızın neler olduğunu bilmemiz, duyarlı olmamız ve çocuklarımızı korumamız gerekiyor.
Kaynak: https://www.milliyet.com.tr/ege/herkes-haklarini-ogrenmeli-6121931