7244 sayılı ‘’ Yeni Koronavirüs Salgının Ekonomik ve Sosyal Hayata Etkilerinin Azaltılması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ‘’ ile işveren tarafından; işten çıkarmaya 3 ay yasak getiren kanun 16/04/2020 tarihinde yasalaşmış ve işçi lehine bir düzenleme getirilmiştir. Normal şartlarda 4857 sayılı İş Kanunu uyarınca işverenin ülkemizde ve dünyada yaşanan koronavirüs salgını nedeniyle iş sözleşmesini zorlayıcı neden kapsamı altında derhal fesih hakkı bulunuyorken 16/04/2020 tarihli yasa ile salt ahlak ve iyiniyet kuralları dışında mevcut işçinin işten çıkarması engellenmiştir. Yasanın 9. Maddesi ile 4857 sayılı İş Kanununa aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 10 – Bu Kanunun kapsamında olup olmadığına bakılmaksızın her türlü iş veya hizmet sözleşmesi, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç ay süreyle 25 inci maddenin birinci fıkrasının (II) numaralı bendinde ve diğer kanunların ilgili hükümlerinde yer alan ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzeri sebepler dışında işveren tarafından feshedilemez. Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç aylık süreyi geçmemek üzere işveren işçiyi tamamen veya kısmen ücretsiz izne ayırabilir. Bu madde kapsamında ücretsiz izne ayrılmak, işçiye haklı nedene dayanarak sözleşmeyi fesih hakkı vermez. Bu madde hükümlerine aykırı olarak iş sözleşmesini fesheden işveren veya işveren vekiline, sözleşmesi feshedilen her işçi için fiilin işlendiği tarihteki aylık brüt asgari ücret tutarında idari para cezası verilir. Cumhurbaşkanı birinci ve ikinci fıkrada yer alan üç aylık süreleri altı aya kadar uzatmaya yetkilidir.”
Bu durumda işveren derhal fesih hakkı dışında diğer alternatif yollar ile ticari faaliyetine devam etmek durumundadır. İşçinin ücretli, ücretsiz izne ayrılması, kısa çalışma ödeneğinden yararlanılması, evden çalışma vb. usuller diğer alternatif yollar arasındadır. Fakat mevcut yasa işverenin derhal fesih hakkını kaldırdığı gibi alternatif yollar arasında bulunan kısa çalışma ödeneği ile ilgili de bir düzenleme getirmektedir. Yasanın 8. Maddesi ile 4447 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 25 – Yeni koronavirüs (Covid-19) sebebiyle işverenlerin yaptıkları zorlayıcı sebep gerekçeli kısa çalışma başvuruları için, uygunluk tespitinin tamamlanması beklenmeksizin, işverenlerin beyanı doğrultusunda kısa çalışma ödemesi gerçekleştirilir. İşverenin hatalı bilgi ve belge vermesi nedeniyle yapılan fazla ve yersiz ödemeler, yasal faizi ile birlikte işverenden tahsil edilir.”
Bu düzenleme ile kısa çalışma başvurularının değerlendirilmesini sürecinin uzun sürmesi ve ödemelerinin geç ödenmesi ihtimali üzerine başvurularının tamamlanması beklenmeden kısa çalışma ödemesinin gerçekleştirilmesi hedeflenmiştir. Koronavirüs sürecinin başlarında işkura yapılan çok fazla başvuru nedeniyle hak kayıplarının da önüne geçerek ekonominin canlanması katkı sağlayan bu düzenlemeye işverenler tarafından çok dikkat edilmesi gerekmektedir. Zira hatalı bilgi ve belge verilmesi nedeniyle ödenen fazla ve yersiz ödemelerin cezası bulunmaktadır.
Peki iş sözleşmesi devam etmesine rağmen izne ayrılan ve bu sebeple kısa çalışma ödeneğinden yararlanamayan işçiler ile 15.03.2020 tarihinden sonra madde 51 uyarınca iş akdi feshedilen ve işsizlik ödeneğinden yararlanamayan işçilerin durumu ne olacaktır? Mevcut yasa bununla ilgili de bir düzenleme yaparak işçi lehine bir durum oluşturmuştur. Yasanın 7. Maddesi ile 4447 sayılı kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 24 – Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte iş sözleşmesi bulunmakla birlikte 4857 sayılı Kanunun geçici 10 uncu maddesi uyarınca işveren tarafından ücretsiz izne ayrılan ve kısa çalışma ödeneğinden yararlanamayan işçiler ile 15/3/2020 tarihinden sonra 51 inci madde kapsamında iş sözleşmesi feshedilen ve bu Kanunun diğer hükümlerine göre işsizlik ödeneğinden yararlanamayan işçilere, herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşundan yaşlılık aylığı almamak kaydıyla ve 4857 sayılı Kanunun geçici 10 uncu maddesinde yer alan fesih yapılamayacak süreyi geçmemek üzere, bu süre içinde ücretsiz izinde bulundukları veya işsiz kaldıkları süre kadar, Fondan günlük 39,24 Türk lirası nakdi ücret desteği verilir. Yapılan ödemelerden damga vergisi hariç herhangi bir kesinti yapılamaz. Birinci fıkra kapsamında ücretsiz izne ayrılarak nakdi ücret desteğinden yararlanan işçinin fiilen çalıştırıldığının tespiti halinde işverene, bu şekilde çalıştırılan her işçi ve çalıştırıldığı her ay için ayrı ayrı olmak üzere fiilin işlendiği tarihteki 4857 sayılı Kanunun 39 uncu maddesince belirlenen aylık brüt asgari ücret tutarında çalışma ve iş kurumu il müdürlüklerince idari para cezası uygulanır ve ödenen nakdi ücret desteği ödeme tarihinden itibaren işleyecek kanuni faizi ile birlikte işverenden tahsil edilir. Bu madde kapsamında nakdi ücret desteğinden yararlananlardan 5510 sayılı Kanuna göre genel sağlık sigortalısı veya genel sağlık sigortalısının bakmakla yükümlü olduğu kişi kapsamına girmeyenler, aynı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamında genel sağlık sigortalısı sayılırlar ve genel sağlık sigortasına ilişkin primleri Fondan karşılanır. Bakanlık, nakdi ücret desteğine ilişkin ödeme usul ve esaslarını belirlemeye ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin ortaya çıkabilecek tereddütleri gidermeye yetkilidir.”
Görüldüğü üzere; işveren tarafından ücretsiz izne ayrılan ve kısa çalışma ödeneğinden yararlanamayan işçiler ile 15/3/2020 tarihinden sonra 51 inci madde kapsamında iş sözleşmesi feshedilen ve bu Kanunun diğer hükümlerine göre işsizlik ödeneğinden yararlanamayan işçilere, herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşundan yaşlılık aylığı almamak kaydıyla ve 4857 sayılı Kanunun geçici 10 uncu maddesinde yer alan fesih yapılamayacak süreyi geçmemek üzere, bu süre içinde ücretsiz izinde bulundukları veya işsiz kaldıkları süre kadar, Fondan günlük 39,24 Türk lirası nakdi ücret desteğinden yararlanacaklardır. Getirilen bu yasa ile salgının ekonomik hayata olan etkilerinin azaltılması amaçlanmıştır.